• Yönetim Kurulu Başkanı Mesajı

  • EN

Değerli Hissedarlarımız,


A. Ahmet Kocabıyık

Yönetim Kurulu Başkanı
Borusan Holding
2011 yılı hem ülkemiz, hem de şirketimiz açısından beklentilerimizin üstünde başarılar gösterdiğimiz bir dönem oldu.

Türkiye % 8,5 ile büyüme hızı açısından küresel ekonominin Çin’in ardından en başarılı ikinci ülkesi oldu.

Geçtiğimiz yıl Borusan Grup şirketleri bunun da üstünde bir büyüme başarısını göstermişlerdir. 2010’da 3.5 milyar $ olan konsolide ciromuzu 2011’de son ekonomik krizin etkilerini silerek ve hedefi mizi de aşarak 4.3 milyar $’a çıkarmayı başardık. Yaklaşık 300 milyon $ yatırım yaptık. Yeni 5 yıllık stratejik planlarımızın ilk senesi olan 2011; 2015 hedefl erimize ulaşmamızı sağlayacak iyi bir yıl oldu. Öncelikle bu nedenle tüm çalışma arkadaşlarımı kutluyorum.

Bu yıl için ise, planlarımızı temkinli bir iyimserlik içinde yaptık. Bunun en önemli nedeni, 2011 yılının ilk yarısından itibaren küresel piyasalardaki belirsizlik ve aşağı yönlü risklerin giderek artması oldu. 2012’ye adım attığımız günlerde özellikle gelişmiş ülkelerde ekonomik büyümede yavaşlama ile geleceğe yönelik belirsizliklerin, bu ülkelerdeki iç talebi önemli ölçüde daralttığını gözlemledik.

2011 yılı hem ülkemiz, hem de şirketimiz açısından beklentilerimizin üstünde başarılar gösterdiğimiz bir dönem oldu.


Bu durumun temel nedeni olarak pek çok faktörden bahsetmek mümkün. Bu faktörlerin başında Euro Bölgesi ve çevre ülkeleri olmak üzere gelişmiş ülkelerde artan kamu borçları ve bütçe açıklarını vurgulamak gerekir. Özellikle Yunanistan’ın ifl as noktasına gelmesi ve İspanya, İtalya ekonomilerinin sarsılması bu anlamda 2011’in çok çarpıcı gelişmeleri olmuştur.

Özellikle Yunanistan’ın iflas noktasına gelmesi ve İspanya, İtalya ekonomilerinin sarsılması bu anlamda 2011’in çok çarpıcı gelişmeleri olmuştur.


Yılın ilk çeyreğinde Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinde yaşanan siyasi ve toplumsal çalkantılar da küresel ekonomiyi olumsuz yönde etkilemiştir. Buna paralel olarak ABD ekonomisinde beklenenden düşük gerçekleşen büyüme, ülke tarihinde ilk kez kredi notunun düşürülmesi ve dünya genelinde istihdamda yeterli iyileşme sağlanamaması da dikkat çekmektedir.

Bunların neticesinde, gelişmiş ekonomilerde büyüme 2011 yılında % 1,6 seviyesinde, yükselen ve gelişmekte olan ekonomilerde ise % 6,2 seviyesinde gerçekleşti.

2012’de ise, dünya ekonomisinde yaşanacak ekonomik gerilemenin ya da yavaşlamanın hızının ne kadar sert olacağı hâlâ belirsiz. Burada tabii en önemli konu Avrupa’daki durum. Fransa da dahil olmak üzere geçtiğimiz aylarda ciddi fi nansal çalkantılar yaşandı. Yeni yılın ilk aylarında, başta Yunanistan’ı ifl astan kurtaran fi nansal çözüm arayışları olmak üzere pek çok moral verici olumlu adım atılsa da belirsizlik hâlâ sürüyor.

2012’de Avrupa’da şiddetli bir düşüş yaşanırsa bundan ülkemizin de etkileneceği kesin. Avrupa’daki bir krizin Türkiye’ye etkileri Amerika’da yaşanacak bir krizden her zaman daha ağır olmuştur. Zira Euro Bölgesi ülkeleri ile yakın ekonomik ilişkilerimiz söz konusudur.

Buna karşın, hesabımızı yaparken Türkiye’nin oldukça güçlü bir konumda olduğunu da göz önünde bulundurmalıyız. Kendi kişisel görüşüm Türkiye’de yıl sonu itibariyle sert bir daralma yaşanmayacağı yönündedir. Zaten 2012’nin ilk aylarında dünya genelinde bir iyimserlik atmosferi yaşanmaktadır. Bu umutları biz de Borusan olarak paylaşmaktayız. Ama her hâlükârda, temkini elden bırakmadık. 2012’nin 2011’e göre daha zorlu ve temkinli olunması gereken bir yıl olduğunu unutmadan planlarımızı yaptık.

Stratejik Planlama yeteneğimiz, Değer Bazlı Yönetim ve Müşterinin Sesi (VoC) gibi metodolojilerimizle önde gelen küresel şirketler ölçüsünde verimlilik ve performans yaratabildiğimizi gözlüyoruz.


2012’de 67’inci kuruluş yıl dönümünü kutlayan Borusan’ın bizi güçlü kılan özellikleri olduğunu düşünüyorum.

Stratejik Planlama yeteneğimiz, Değer Bazlı Yönetim ve Müşterinin Sesi (VoC) gibi metodolojilerimizle önde gelen küresel şirketler ölçüsünde verimlilik ve performans yaratabildiğimizi gözlüyoruz.

Bugün ulaştığımız noktayı değerlendirdiğimde, 2011 yıl sonu itibariyle 5.559 çalışanı ile 7 ülkede faaliyet göstermekte olan Borusan’ın gücünün temelinde ise, 10 yıl önce almış olduğumuz bir kararın sonuçlarını görüyorum. Bu, Yalın 6 Sigma metodolojisini benimseme kararımızdır.

10 yıllık bir öğrenme ve başarma sürecinin ardından, bu yıl içinde hizmet kalitemizde 4 Sigma, yani yüzde 99.38 seviyesine ulaşma hedefi ni koyduk. Bu mükemmellik seviyesi dünyada pek az şirketin ulaşabildiği bir aşamadır.

Ama şunun da bilincindeyiz:
Bizim Borusan olarak yaşadığımız bu 10 yıllık büyük dönüşümü büyük ölçüde Türkiye de yaşadı. Türkiye bugün, 2000 yılındaki büyük ekonomik krizi güçlükle atlatmış yaralı bir ülke değil.

Geçtiğimiz 10 yılda kişi başına milli gelir 3 kat arttı. Bu inanılmaz bir sıçramadır ve en önemlisi yeni bir orta sınıfın ortaya çıktığının kanıtıdır. 2000 yılındakinin neredeyse 10 katı sayıda şirket faaliyet gösteriyor. Yeni bilgi ve haberleşme teknolojilerine dayanan bir “yeni ekonomi” doğdu. Yani sahnede, yeni girişimciler ve yeni başarılı şirketler var. Tıpkı Borusan gibi doğru strateji izleyen, doğru sektörlere yatırım yapan, üstelik 10 yıl önce ismini bile duymadığımız bazı şirketler var. Ve bu şirketlerden bazıları bugün ilk 100 arasına girme başarısı göstermiş durumda.

Önümüzdeki tehditleri özellikle yenilikçi ürün ve hizmetlerle, yeni pazarlara ulaşmayı zorlayarak kırabileceğimizi düşünüyorum.


Bugün, 2012 yılında, farklı bir rekabet ortamı ve farklı fırsatların, tehditlerin ortasında olduğumuzun bilincindeyiz.

Önümüzdeki tehditleri özellikle yenilikçi ürün ve hizmetlerle, yeni pazarlara ulaşmayı zorlayarak kırabileceğimizi düşünüyorum. Şimdi Borusan’ın “rakiplerimizden bir adım önde olma” vizyonunun gelecekteki başarımız açısından şirketlerimize önemli bir avantaj sağladığı inancındayım.

Yüksek başarı her an, her platformda fark yaratabilme gücü gerektirir. Borusan ve Borusanlılar bu farkı yaratacak araçlara sahiptir.

Saygılarımla,

A. Ahmet Kocabıyık
Yönetim Kurulu Başkanı
Borusan Holding